Afganî İslam Önderi Değildir
Cemalüddin Afganî kimdir, nedir, ne değildir?..
Ünlü bir şahsiyet midir? Evet ünlüdür. 19'uncu asrın ikinci yarısından
bugüne kadar İslam dünyasında tesiri olmuş mudur? Olmuştur.
Bir çığır açmış mıdır? Açmıştır.
Ansiklopedilerde bu zat hakkında maddeler bulunmalı mıdır? Bulunmalıdır.
Açtığı çığır ilmî bakımdan incelenmeli midir? İncelenmelidir.
Bu zat Ehl-i Sünnet Müslümanlığı açısından olumlu ve hayırlı bir kimse midir? Kesinlikle değildir.
O, Müslümanlara hayırlı bir önder ve rehber midir? Kesinlikle değildir.
Niçin bu kadar sert ve kesin konuşuyorsun?
Çünkü o azılı ve en aşırı tarafından bir Farmasondur.
Şiî olduğu halde kendisini Sünnî göstererek, İranlı olduğu halde Afgan
gibi göstererek Müslümanları aldatmıştır. Şiî olmak suç değildir ama
şiîliğini gizleyip yalancıktan sünnî görünmek suçtur, ayıptır.
Şiîlere karışmam ama ben bir Sünnî Müslüman olarak bu olumsuz ve
hayırsız kişiyi din önderi, din rehberi olarak asla kabul edemem.
Bugün İslam dünyasında ne kadar olumsuz, hayırsız, zararlı gelişme varsa
Afganî'nin attığı ve ektiği zehirli tohumların mahsulüdür.
Ben sünnî bir Müslüman olarak Emîrülmü'minîn ve Hakan-ı Osmaniyan
Abdülhamid-i Sânî hazretlerini velinimet bilirim. Afganî, Blunt adlı
İngiliz ajanıyla işbirliği yaparak onu tahtından indirmek istemişti.
Kendisini elbette sevmem ve tutmam.
Afganî'nin has talebelerinden biri, İran Şahı Nâsüriddini öldürmüştür. Ben böyle terörleri ve teröristleri sevmem.
Afganî cahillerin, ehliyetsizlerin, icazetsizlerin, liyakatsizlerin,
velhasıl önüne gelenin ictihad yapması çığırını açmıştır. Bu ise İslam
dünyasında dinî kaosa, anarşiye, fitne ve fesada sebebiyet vermiştir.
Böyle bir kimseyi nasıl sevebilirim?
Bazı aykırı ilahiyatçılar Afganîyi göklere çıkartıyor, onu imam, mürşid,
rehber olarak gösteriyor. Bu göstermeleri, bu konudaki propagandaları
tamamen bâtıldır, bir aldatmacadır.
Sünnî Müslümanların böyle karışık, bulaşık, taqiyyeci, bulanık bir Farmasondan uzak durmaları gerekir.
Afganînin İskenderiye Mason locasından ateist olduğu için atıldığı rivayet edilmektedir.
Şüpheli taraflarından biri: Kahirede Yahudi mahallesinde ev tutup ikamet etmiştir.
Birtakım Müslüman aydınlar, bu Afganîyi imam, mürşid, rehber kabul eden
bir ilahiyatçının müridi olmuşlardır. Bu duruma ne kadar üzülsek azdır.
Oldukça ilim, irfan, kültür, sahibi olan kimseler nasıl olur da böyle
akim ve sakim bir meslek ve mezhebe intisab edebilirler?
Ehl-i Sünnetin ne kusuru, eksiği var ki, bir Farmasonu baş tacı ediyorlar?
Afganî şazz bir şahsiyettir. Bunca ulemayı, fukahayı, meşayihi, mürşid-i
kamilleri bırakıp onun peşinden gitmek reva-i hak mıdır? Böyle bir
gidiş alim, fazıl, ârif, ziyalı Müslümanlara yakışır mı?
Afganîyi kutuplaştıran ilahiyatçılar üstadları gibi taqiyye yapmasınlar,
mertçe ortaya çıksınlar ve demagoji yapmadan tartışsınlar. Barika-i
hakikat müsademe-i efkârdan doğarmış.
Afganîciler eteklerindeki taşları döksünler, haklı mı haksız mı oldukları açığa çıksın. Niçin çekiniyorlar?
Bir de şu mugalataları bıraksınlar:
-Biz ilahiyatçıyız, sen değilsin, fazla konuşma!..
Ey Hocaların Hocası geçinen Afganîci ilahiyatçılar! Bu zatın Mason
olduğunu nice kitap yazıyor, elde nice belge ve sahih bilgi var. Bunu
söylemek için ilahiyatçı mı olmak gerekir? Afganînin mason olduğunu
mühendis de, doktor da, hukukçu da söyleyip yazabilir.
Bendeniz gençliğimde, Ankara SiyasalBilgiler fakültesinde öğrenci iken
Afganî muhibbiydim. Oryantalistlerin kitaplarını okuya okuya bu zatın
hayranı olmuştum. Hattâ Ankaradaki Afgan sefaretine mektup yazarak
Cemalüddin konusunda kitap istemiştim. Onlar da Afganistan'dan Farsça,
Peştuca, Arapça kitaplar getirtip hediye etmişlerdi.
Daha sonra Ehl-i Sünnet ulemâ ve fukahasının, Müslüman veya gayr-i
müslim tarihçilerin ve araştırıcıların Afganî'yi red, cerh, tekzib,
ibtal eden kitaplarını okudum ve ona cephe aldım.
Müslümanları kurtaracak yol:
Selef-i Sâlihînin,
Eimme-i müctehidînin,
İcazetli ulemâ ve fukahanın,
İmamı Rabbanî, Halid-i Bağdadî, Şeyh Zeynî Dahlan, Yusuf İsmail
en-Nebhanî, Şeyhülislâm Mustafa Sabri, Zahid el-Kevserî gibi Ehl-i
Sünnet büyüklerinin...
Yolu ve meşrebidir.
Farmasondan İslam büyüğü, din önderi, imam, mürşid olmaz.
Mehmet Şevket Eygi
Gazeteci-Yazar
28 HAZİRAN 2010